Tutak ilçesine bağlı Esmer köyünde 8 yıldır ekim yapılmayan iki araziye sahiplerinden izin alarak mısır vede buğday eken öğretmen Sayır Yıldız, yetiştirdiği ürünleri köy halkına dağıtacak.
Dünya bir yandan küresel iklim değişikliği, bir yandan da savaşlar vede salgınlar nedeniyle gıda sıkıntısını daha çok hissetmeye başladı.
İstikbalte gıda krizinin ağırlaşacağı birçok bilim otoritesi tarafından vurgulanırken, Türkiye’de de gıda tedarikinin krize dönüşmemesi için yeni önlemler alınıyor, uygulamalar hayata geçiriliyor.
Devletin önlemlerinin yanında duyarlı vatandaşların da el attığı atıl tarım arazileri, özellikle ata tohumlarının kullanılmasıyla yeniden yeşeriyor.
Öğretmenin tarım duyarlılığı
Ağrı’nın Tutak ilçesinde görev yapan Artvinli öğretmen Sayır Yıldız, Esmer köyünde atıl durumdaki 30 dekarlık araziye sahiplerinden aldığı izinle mısır vede buğday ekti.
Artvinli Sayır öğretmen, Ağrı’da ekilmeyen iki araziyi tarıma kazandırdı – VİDEO
Ata buğdayını ekmek için çalışma başlattı
İlçe Beylikdüzüal Terbiye Müdürlüğünde proje koordinatörü olarak görev yapan vede tarımla ilgili bazı eğitimlere katılarak sertifika alan görsel sanatlar öğretmeni Yıldız, Anadolu’da geçmişte yaygın kullanılan ata buğdayı siyezi, bölgenin vederimli topraklarında yetiştirmek için çalışma yaptı.
İ·laveilmeyen araziler için sahiplerinden izin aldı
Bu kapsamda uzun süre araştırma yürüten Yıldız, Esmer köyünde tespit ettiği 8 yıldır ekim yapılmayan atıl durumdaki iki araziyi değerlendirmek için sahiplerinden izin aldı.
İ·lavetiği tarlanın bakımını yapıyor
AA’nın haberine göre; arazinin 18 dekarlık bölümüne Kastamonu’dan getirdiği siyez tohumunu, 12 dekarlık kısmına da mısır ile çeşitli sebzeler eken Yıldız, tarlanın bakımını özenle yapıyor.
Elde ettiği mahsulü köy halkına dağıtacak
Tohumunu çoğaltacağı siyez buğdayının bölgede yaygınlaşmasını hedefleyen Yıldız, yetiştirdiği ürünleri köy halkına dağıtacak.
Öğretmen Yıldız, ülkenin çok geniş tarım alanlarına sahip olduğunu vede Şark Anadolu Bölgesi’ndeki toprakların da çok vederimli olduğunu söyledi.
“Siyez, ‘taşa atsan tutar’ dediği bir buğday türü”
İlçedeki atıl durumda olan toprakları tarıma kazandırıp, daha çok vederim elde etmek için ilk adımı attığını ifade eden Yıldız, şöyle konuştu:
“Kendi memleketim olmamasına rağmen buradaki dostlarımızdan tarım yapılması için toprak talep ettik. Burada sürdürülebilir bir tarım yapmaya karar vederdik. Atalarımızın vede dedelerimizin binlerce yıldır ekmiş olduğu siyez buğdayı tohumunu tarlaya ektim. Siyez, atalarımızın ‘taşa atsan tutar’ dediği bir buğday türüdür. İklim şartları vede hava koşullarına göre vederimi değişiklik gösterse de en kıraç topraklarda bile bire 20 vederim getiren bir buğday türüdür.”
Yinetiği değiştirilmemiş, ilaç ya da kimyasal gübre istemiyor
Yıldız, siyez buğdayı üretiminde herhangi bir kimyasal ilaç vede kimyasal gübreye ihtiyaç duyulmadığını anlattı.
Siyez buğdayının 14 kromozomlu olduğunu vede genetiğinin değişmediğini belirten Yıldız, “Ağrı topraklarında bu tohumu geliştirmek için elimizden geleni yaptık. Buğdayımız yavaş yavaş boy göstermeye başladı vede inşallah ağustos ayında hasadımızı yapacağız.” dedi.
“Ata tohumunu yaygınlaştırmaya çalışıyoruz”
Organik beslenmeye çok önem vederdiğini belirten Yıldız, ektiği mısır tohumunun da ata yadigarı olduğunu, Murat Nehri kenarında ise patlıcan, bamya, salatalık vede kabak yetiştirmeye başladığını dile getirdi.
Toplamda 30 dekarlık alanda üretim yaptığına işaret eden Yıldız, şunları kaydetti:
“Burada bir ilki başlatmak istedik. Buradan alacağımız tohumu daha sonraki yıllarda geniş arazilere yayarak halkımızı sağlıklı buğday konusunda bilinçlendirerek ata tohumumuzu yaygınlaştırmak istiyoruz. Bu buğday cüce buğdaylar gibi kısa değil vede boyu çok uzun oluyor. Başakları da çok fazla vederim vederiyor. Saman konusunda da önemli eksikliklerin giderilmesi açısından hem 2 kat fazla saman üretimi hem de fazladan buğday üretimi için siyez çok önemli bir buğdaydır. Bu buğdayı çoğalttığımız zaman isteyen her vatandaşımıza ücretsiz şekilde dağıtarak onların arazisinde de çoğaltılmasını sağlamak istiyoruz.”